Risk Koşulları Altında Talep

Daha önceki konularda insanların talep tercihlerini yaparken tam bilgiye sahip olduğunu varsaydık. Bu bazı durumlarda geçerlidir. Örneğin marketten bir çikolata ya da gofret alan biri buna ne kadar para ödeyeceğini ve bundan ne kadar fayda sağlayacağını aşağı yukarı bilir. Fakat dayanıklı tüketim malları ve varlıklarda tam bilgiye sahip olunamayabilir. Mesela çamaşır makinesi gibi bir dayanıklı tüketim malını düşünelim. İlk başta 1.000 TL ödendiyse bu kesindir. Fakat bir yıl sonra sorun çıkarıp onarım masrafına sebep olmayacağı bilinemez. Bu nedenle bu ürüne ömrü boyunca ödenecek toplam para miktarı kesin değildir. Ayrıca bu ürünün sağlayacağı fayda da kesin değildir. Misalen televizyon reklamlarına aldanmış olabilirsiniz, fakat bir ay geçtikten sonra beklediğinizden daha gürültülü çalışabilir. Ev veya hisse senedi gibi varlıklarda ise gelecekteki fiyat belirsizdir. Fiyat artıp kar getirebilir ya da tam tersine fiyat düşüp zarar ettirebilir.


Risk Karşısındaki Tutumlar

Farklı risk durumlarını incelemek için bir yazı tura oyunu üzerine örnekler verelim. Bir yerde yazı tura ile kumar oynanıyor olsun ve atılacak bozuk paranın da hilesiz olduğunu varsayalım. Eğer sizden bir tarafı seçmeniz istenirse ve kazanmanız durumunda yatırdığınız paranın 3 katı verileceği teklif edilirse bu sizin lehinize bir kumardır. Oyunu 10 defa oynamış olsanız ortalama olarak 5 kez sizin seçtiğiniz taraf gelecektir. Kazandığınız durumlarda kaybettiğiniz durumlardaki kaybınızdan daha fazla kazla kazanacağınız için bu kumar sizin lehinizedir. Tam tersi bir durum önerilseydi. Yani kazandığınız durumda ortaya koyduğunuz paranın üçte biri daha fazlasını kazanacak olsaydınız bu kumar aleyhinize olacaktır. Çünkü bu kez ne kadar çok oynarsanız o kadar çok kaybedersiniz. Teklif kazanmanız durumunda ortaya koyduğunuz para kadar daha kazanmak olsaydı bu sefer kumar adil olacaktı.

İnsan davranışları yukarıdaki durumlara göre sınıflandırılabilir. Bazı insanlar riski sevebilir. Bu tarz insanlar kumar aleyhlerine dahi olsa oynayabilirler. Bir insan riski ne kadar çok seviyorsa kabul edeceği kumar da o kadar aleyhine olabilir. Bazı insanlar da riske karşı tarafsızdır. Bu insanlar kumarı lehlerine ise oynar aleyhlerine ise oynamazlar. Kumarın adil olması durumunda ise kayıtsızdırlar, yani oynamak veya oynamamak arasında bir fark görmezler. Son grubu da riskten kaçan insanlar oluşturur. Bu tarz insanlar kumar lehlerine dahi olsa oynamazlar. Bir insan riskten ne kadar sakınıyorsa bir kumarı kabul edebilmesi için kumar o kadar lehine olmalıdır. Bu sınıflandırma yapılırken ahlaki nedenlerin göz ardı edildiği belirtilmelidir.

İnsanlar genel olarak riskten kaçarlar. Bunun nedeni paranın da marjinal faydasının giderek azalmasındandır. Örneğin asgari ücret alan birinin 100 TL fazladan kazanmasının getirisi 100 TL kaybetmesinin götürüsünden daha azdır.



Sigorta

İnsanların risklerini ortadan kaldırmanın bir yolu sigortadır. Örneğin insanların evlerinde yangın çıkma riski her zaman için vardır. Fakat belli bir prim ödeyerek bu risk ortadan kaldırılabilir. Ödenen primlere karşılık olarak evinizde yangın çıktığında sigorta şirketi zararınızı karşılar.

Burada sigorta şirketlerinin insanların almak istemediği riskleri nasıl alabildiği sorusu ortaya çıkabilir. Misalen bir evde yangın çıkma ihtimali 1% olsun. Fakat evde yangın çıkması fikri o kadar korkutucudur ki insanlar oluşabilecek zararın 1%'inden daha fazlasını ödemeye razıdırlar. Fakat bu fikir sigorta şirketi için o kadar da korkunç değildir. Çünkü sigorta şirketleri risklerini dağıtabilir.

Riskleri dağıtmakla kastedilen sigorta şirketinin çok fazla evi sigortalamasıdır. Bu durumda sigorta şirketi sonuçları daha net öngörebilir. 1000 ev sigortaladıysa ve ihtimal gerçekten de 1% ise tahminen bunlardan 10 tanesinde yangın çıkar. Tabii ki daha fazla ev sigortalamak tek başına yeterli değildir. Örneğin bu evlerden 20 tanesi aynı apartmandaysa çıkacak bir yangında hepsi birden yanabilir. Bu nedenle riskler aynı zamanda olabildiğince bağımsız da olmalıdır. Yani çıkacak bir yangın bir diğerini tetiklememelidir. Bu nedenle sigorta şirketi olabildiğince büyük bir alana dağılmış evleri sigortalamalıdır. Bir başka yol da çeşitlendirmedir. Yani bir şirket hem yangın hem de hırsızlık sigortası sunarsa risklerini daha bağımsız hale getirmiş olur. Çünkü bu iki olay birbirlerini tetikleyen şeyler değildir. Şirket ne kadar farklı sigorta sunarsa riskleri o kadar bağımsız hale gelir.

Ayrıca sigorta şirketleri riskleri aşağı yukarı kestirebilir. Fakat bireyler için bu pek mümkün değildir. Bir insan 50 yaşında kötü bir hastalığa yakalanma ihtimalini bilemez. Fakat sigorta şirketleri 50 yaşındaki insanların ne kadarının kötü bir hastalığa yakalandığını bilir ve sağlık sigortasının primlerini ona göre belirleyebilir.